Geçmişten Günümüze Dişhekimliği Eğitimi
Geçmişten Günümüze Dişhekimliği Eğitimi
M.Ö 3000 yıllarında rastlanan diş tedavilerine yönelik uygulamalarla başlayan dişhekimliğinin bağımsız bir meslek olarak ortaya çıkışı 18. yüzyılda gerçekleşmiştir.
Türk Dişhekimliği Tarihi, uzun yıllar Türk Tıp Tarihi içinde bir bölüm olarak incelenmiştir. Ancak bir cerrahi sanat alanı olan dişhekimliğinin, 19.yüzyılda bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gelişmeye başlaması onun, ayrı bir bilim dalı olarak incelenmesini kaçınılmaz hale getirmiştir. 19.yüzyılda Türkiye’de dişhekimliği, tıbbın diğer kolları gibi bir disiplin altına alınmaya başlanmış ve 20.yüzyılda daha da gelişmiştir.
19.yüzyılda Osmanlı tıbbı diğer yüzyıllara göre yüzünü daha fazla Batıya dönmüş ve daha modern görünümlü bir karakter kazanmıştır. Tanzimat ve Meşrutiyet hareketleri de bunda öncülük etmiştir. Cumhuriyetle birlikte ise, daha sonra modern bir görünüm alacak olan birçok kuruluşun temeli atılmış, modern tıp ve dişhekimliği eğitimine geçiş bu dönemde olmuştur.
14 Mart 1827’de kurulan Tıphane ve Cerrahane-i Amire, ülkemizdeki tıp öğretiminin ilk modern aşamasını oluşturur. Okul daha sonra Tıphane ile birleşerek 1938’de Mektebi Şahane adını almıştır. Sivil tıbbiyenin 01.10.1908’de fakülte unvanını almasından sonra 22 Kasım 1908’de bütçesi oluşturularak resmi bir yapıya kavuşturulan Dişçi Okulu, 28 Ekim 1909’da fiilen eğitime başlamıştır. Dişhekimliği okulunun kurulması ile birlikte dişhekimliği eğitimi de çağdaş bir şekil almıştır.
Prof.Dr.Kazım Esat Devrim, dişhekimliğinin tarihsel sürecini dönemlere ayırarak değerlendirmenin daha faydalı olacağını ifade eder ve bilimsel dişhekimliğinin başladığı 1908’den önceki birinci dönemi şöyle tanımlar.
“Birinci devre: Mektebin küşadı olan 1908 den evvelki kısıma aittir. Bu zamanda gayet basit ve gayet iptidaî şe-er altında dişçilik san`atine ait bazı işler yapılmakta ve bunu da yapabilmek için de ne ilmî bir iktidar veya bilgiye ve ne de pratik staja lüzum görülmemekte idi. Bu devrede babasından görenin gördüğünü kapabildiği kadar yapanlara münhasır bir devredir. Bu devrede o zamanın Tıb Fakültesinde mevcut daimî bir heyetin huzurunda (Filân dişin kaç kökü vardır? Filân diş hangi kerpetenle çekilir? gibi) gayet basit suallere cevap verilerek alman (Permi) lerle çalışıyorlardı. Bu hal 1908’e kadar böyle devam etmiş, bu tarihte Halit Sadi, o zaman Tıb Fakültesi reisi bulunan Operatör Cemil Paşanın himmeti ile (Dişçilik mektebi) nin küşadına kadar sürmüştür.”
İlk Dişhekimliği okulu olan İstanbul Dişhekimliği Okulu 1908 yılında, Maarif Nazırı Emrullah Efendi (1858-1914) döneminde, Tıp Fakültesi ilk dekanı Cemil Topuzlu (1869-1958) tarafından kurulmuş ve yürütülmesi Dr. Halit Şazi` ye (1869-1921) bırakılmıştır.
Okulun kuruluşunu gerçekleştiren Prof.Dr.Cemil Topuzlu (1866-1958) "80 Yıllık Hatıralarım" da şöyle anlatır.
"Askeri Tıbbiye`de 24 Temmuz 1908`de öğretim üyeleri toplanıp reform kararı aldık. O zaman 3 mareşal, birçok general ve diğer rütbelerde 185 asker profesör vardı. Bunlar okula uğramadıkları halde, aydan aya gelip yılda toplam 80.000 altın maaş alıyorlardı. Eğitim kadrosunu l85"den 27`ye indiren bir tasarı hazırladık. Böylece, 60.000 altınlık bir tasarruf sağlanmış oldu ve bunun değerlendirilmek için dişçi mektebi öğretim üyelerinin kadrolarını, tıp fakültesi bütçe taslağının arasına sıkıştırdım. Maarif Nazırı Emrullah Efendi`ye durumu anlattım. Bütçe onaylanırken Dişçi Mektebi de adı verilmeden kurulmuş oldu. İleride eleştiriye uğramamak İçin bu işi kendim yaptığımı söylemedim ve üstlenmesini Maarif Nazırından rica ettim. Emrullah Efendi: Dişçilik sanatının ülkemizde geri olduğunu bildiğini, berberler tarafından yapıldığını belirterek merak etme(!) dedi.”
Dişhekimliğinin öğrenim süresi o zamanki Fransız okullarına uygun olarak 2 yıldı. İlk ders programına göre, Fizik, Botanik ve Zooloji dersleri Eczacı mektebi hocaları tarafından verilmekteydi.
İlk ders programı; 9 Kasım 1909
- Diş Hastalıkları ve Kliniği
- Diş Tedavisi Teori ve Pratiği
- Anatomi
- Fizyoloji, Histoloji
- Dişhekimliği Farmakolojisi
- Anestezi
- Sağlık Koruma
Dişçi Okulu ilk mezunlarını, 30 Temmuz 1911 tarihinde verir. Mezunların sayısı 43 kişidir. Okul takip eden yıllarda; 1912’de 3, 1913’de 1, 1914’de 4, 1915’de 1, 1916’da 10, 1917’de 14, 1918’de 22, 1919’da 14, 1920’de 28, 1921’de 51, 1922’de 88, 1923’de 58, 1924’de 93, 1925’de 116, 1926’da 84 mezun vermiştir.
1926 yılında, okula sınavla öğrenci almaktan vazgeçilir ve lise mezunları doğrudan kabul edilmeye başlanır.
1928’de çıkan “Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun”un 30.maddesi, dişhekimliği uygulama yetkisini yalnızca Dişhekimliği Okulu’ndan mezun olanlara verir. Bu şekilde, hem dişhekimliği mesleği bir disiplin altına girmeye başlamış, hem de Dişhekimliği Okulu’nun gelişimi hızlanmıştır.
1933 Üniversite Reformuna kadar, eczacı ve dişçi okulları tıp fakültesine bağlı olarak yönetilirken, 31 Temmuz 1933 de Diş Okulu, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dişhekimliği Yüksek Okulu adını alır. 31 Temmuz 1933’de eğitim yılı, 3 yıldan 4 yıla çıkarılır.
1948 yılında Dişhekimliği Yüksek Okulunun, dişhekimliği doktorası (Dr.Med.Dent.) diploması vermesi kararlaştırılmıştır.Bu tarihten 1981 yılına kadar 156 dişhekimine bu diploma verilmiştir.
Dişhekimliği Yüksek Okulu, her zaman Tıp Fakültesine bağlı kalmış ve onun tarafından yönetilmiştir. Tıp Fakültesi yöneticileri için öncelik doğal olarak kendi okullarındaydı ve kendilerine bağlı olan okullar hep ikinci planda kalmaktaydı. Bunun sonucu olarak, diğer okullar gibi Dişhekimliği Okulu da beklenilen düzeyde gelişme gösterememiştir. Okullarının daha hızlı bir gelişim göstermesini isteyen hocaların çabaları sonucu, 11 Temmuz 1964’de Dişhekimliği Yüksek Okulu Tıp Fakültesi’nden ayrılarak İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’ne dönüştürülmüştür.
Yine aynı tarihte eğitim süresinin 5 yıla yükseltilmesine karar verilmiştir.
Temmuz 2024 itibarıyla Ülkemizde mevcut 105 fakülteden 93 dişhekimliği fakültesinde eğitim verilmektedir.
KAYNAKLAR * Geçmişten Günümüze Türk Dişhekimliği (2000) Prof.Dr. Ayşegül Demirhan ERDEMİR, Prof.Dr. Ahmet EFEOĞLU, Doç.Dr. Öztan ÖNCEL |